ADNAN ÖZTÜRK
Davutpaşa tarihine katkıda bulunmuş bol sayıdaki Adnan’dan 2014 Aralık ayı içinde genç yaşta kaybettiğimiz Öztürk soyadlı yiğit, Bayrampaşa ve Fındıkzade kedilerince daha çok Riva lakabıyla tanınır ve sevilirdi. Ama 1962-76 seneleri arasında Cagliari formasıyla 164 gol atmayı başaran Lombardiyalı müthiş forvetin akrep burcu olduğunu hatırladığımızda (7 Kasım 1944), Öztürk ile taşıdığı benzerliğe bir leke sürülüyor. Çünkü bizim forvetimiz 13 Ağustos 1956 doğumlu ve oldukça heybetli bir arslandı.
Riva-Adnan Öztürk benzerliğine burada nokta koyup güçlü forvetin kökenlerine bakalım şimdi. Baba Mustafa işçi, anne Samiye ev hanımı. Dört kardeşler, dördü de erkek. 1955 doğumlu Ali de Davutpaşa’da file bekçiliği yapmış.
Öztürk’ün ilk ve orta öğrenim hayatı Bayrampaşa’nın Maltepe semti Ali Ülker İlkokulu, Yeni Sağmalcılar Ortaokulu ve Tuna Lisesi’nde. Ama hayat okulu ve iş yaşamı daha cazip gelmiş ki liseyi bitirmeden aceleyle yaşam mücadelesine girişmiş.
Öztürk’ün gezegenimizdeki ilk yılları Şehremeni Küçükhamam semtinde geçmiş, sonra Topkapı Maltepe’de yaklaşık on yıl soluk alıp vererek, hayatının bugüne kadar geçeceği ve ünleneceği Bayrampaşa ilçesine ayak basmış. Yani son 46 yılı burada. Öztürk yaptığı işleri hep uzun sürelere yaymayı bilmiş, istikrarını farklı alanlarda sürdürmüş biri.
Adnan Öztürk’ün Davutpaşa ailesine katılması 1971 senesinde. On beş yaşında Rıdvan Şumlulu yönetiminde top koşturmaya başlamış kahverengi kavuniçi renkler altında, lisansını burada almış. 1974 senesine kadar Alipaşa kedileriyle haşır neşir olmuş.
1974 Öztürk’ün sevgili Bayrampaşa’sının formasını giydiği yıl. Bu sevinç alınan şampiyonlukla daha da katlanıyor ve 1975 yazında genç topçuyu Beşiktaş amatörde buluyoruz.
1976 yılında askerlik günleri başlıyor. Acemilik Amasya, Carcurum. Birliğinde sayısız futbolcu göze çarpıyor. Şerif Çekiçler, Bolulu Aydın ve Mustafa, Niko, Çilli Mehmet, Davutpaşalı Celal Demirsoy gibi. Usta birliği ise Çatalca’da. Ama ne yazık ki Öztürk’ün ayağına meşin yuvarlak değmiyor bu süre boyunca.
1978 Mayısı hür amiralliğin başladığı zaman. Birinci amatörün Gedikpaşa forması altında başarılar bekliyor genç topçuyu, Türkiye şampiyonu olan ekipte. Fenerli santrfor Coşkun, Çamur Şevket takım arkadaşları. Hayrullah hoca yönetiminde kalkıyor kupa. Ama mutluluk ne yazık ki kısa sürüyor, ertesi sene Öztürk menisküs oluyor ve sahalara bir süre veda ediyor.
Ama Öztürk’ün muhteşem bir geri dönüş yapıyor. Bu kez geldiği kulüp, kendisiyle seneler içinde özdeşleşeceği ikinci amatörün Altıntepsi’si. Üç sene top koşturuyor Altıntepsi’de, sonra 1982 yılında ayaktopu şalterini indiriyor.
Öztürk futbolcu özelliklerini şöyle dillendiriyor. ‘’Santrfor ve sağ kenarda oynardım. Beşiktaş’ta ise bana orta sahanın ortasında görev vermişlerdi. Sağ ayağım daha kuvvetliydi. Boyum belki 1.80’di ama çok güçlü değildim hava toplarında. Daha çok enerji ve kuvvetimle oynardım. Topa karşı çok serttim. Ama karşıtlarıma ve hakemlere karşı saygılıydım. Sadece bir kez kırmızı kart görmüşlüğüm var.’’
Hem anne, hem de baba tarafından Trabzon Of kökenli olan Öztürk kişiliğini şöyle tanımlıyor. ‘’Çabuk parlarım ama çabuk dinginleşirim. Kin tutmam yani. Çok cömertim. Yemesini içmesini sevdiğim kadar, yedirmesini, içirmesini, giydirmesini de severim. Ayırıcı özelliğim hayırseverliktir.’’
Öztürk’ün başarılarla dolu iş hayatına bir göz atalım şimdi de. Sene 1975, start veriliyor. Bayrampaşa’da bir konfeksiyon mağazası. Boncuk Konfeksiyon. Kardeşlerle birlikte. Askerlik günleri gelip çatana kadar sürüyor bu. Askerlik dönüşü ise yaşam boyu sürdüreceği çok sevdiği park ve bahçe işlerine atılıyor. Kadıköy Hasanpaşa’da Seba Fidanlığı. Sene 1980, yanında yine biraderler.
Öztürk’ün dünya evine girişi 1980 yılında. Süreyya hanım ile. İki çocuk, Esra (1981) ve Cihan Ali (1983) bu mesut birlikteliğin ürünleri. Cihan Ali, babasının başkanlık günlerinde Altıntepsi takımında forma da giyiyor.
Adnan Öztürk’ün ününü Bayrampaşa kedileri arasında katmerleyen unsurlardan biri de Altıntepsi kulübündeki başkanlık başarıları kuşkusuz. İstanbul ikinci amatör kümede aldığı takımı birinci kümeye çıkarıyor, dahası Yıldırım Bosna’yı finalde yenerek Türkiye şampiyonu yapıyor. 1996 senesi ise başka bir başarıyla daha taçlanıyor. Kırklareli’ni yenen Altıntepsi üçüncü lige yükseliyor. Altı yıl profesyonel ligde verilen mücadele 2001-02 mevsiminde küme düşüşle sonlanınca Öztürk kulübü bırakıyor, kendine bir mola vermek, kafasını dinlemek için.
Ama 2002-05 arasında Eyüp’te yöneticilik yaparak molayı erken sonlandırıyor Öztürk. İkinci ligin güçlü takımı şampiyonluğu kıl payı kaybediyor Karadeniz’in güçlü temsilcisi Orduspor’a. 2005 senesi. Çekiştiği takımlar da Hacettepe, Karabük, Zonguldak, Eskişehir gibi dişli armadalar hem de.
Adnan Öztürk Fotomaç ve Fanatik gazetelerini okuyor, Atv, Star, Fox gibi televizyon kanallarına bakınıyor. Dizilerden Karadayı favorisi, ama en çok seyrettikleri elbette spor izlenceleri. İyi bir sinema izleyicisi olmamış hiç, gençliğinde bile. Ama Zeki Alasya & Metin Akpınar ikilisini sevdiği için Devekuşu Kabare’ye sık sık gidermiş.
Öztürk yaman bir futbol izleyicisi, koyu bir Trabzonspor taraftarı. İbrahim Hacıosmanoğlu yönetimini olumlu buluyor, Sadri Şener’in İstanbul basınına karşı yumuşak kalışını eleştiriyor. Trabzon’da seksen başlarından bu yana gözüken düşüşü ise takımın İstanbul takımlarına özenmesiyle açıklıyor. Öztürk’e göre takıma doldurulan özellikle Yugoslav kökenli topçular yerine kendi yetiştirmiş olduğu değerlere öncelik verilmeliymiş. Böyle diyor. Başarı için tek vücut olunması gerektiğini vurguluyor.
Adnan Öztürk 1978 yılından beri direksiyon sallıyor, şu anda bir Clio’su var. Müzik türleri arasında Türk Sanat Müziği’ni yeğliyor, bir de Karadeniz müziğini. Volkan Konak, İbrahim Tatlıses, Muazzez Abacı, Sibel Can en çok kulak verdikleri.
Yemeklerden en çok musakka ve karnıyarık, tatlılardan sütlaç seviyor. Yemek becerisi büyük. Her türlü mutfak etkinliğinde eşinin yardımına koşmaktan asla yorulmuyor. Hatta bu dayanışma temizlik işlerinde de sürüyor, örnek bir eş davranışı sergiliyor.
Öztürk ihtişamlı bedenine karşın şiddet düşmanı biri. Bu sevecen yaklaşımı en çok aile içinde belirgin. Çocuklarıyla da, eşiyle de oldukça başarılı iletişim kurmuş biri.
Futbolcular arasında en çok Altıntepsi takımından yetişmiş olan Arda Turan’ı beğeniyor. Yılmaz Şen, Cemil Turan, Cimbomlu Büyük Mehmet, Hami Mandıralı ve Şota unutamadığı öteki yıldızlar.
Öztürk doksanların başına kadar içki içmiş ama son yirmi beş senedir ağzına damla alkol koymuyor, cigara ise dudaklarının arasına hiç değmemiş.
Adnan Öztürk yaman bir Karadeniz evladı olarak Doğu Karadeniz’deki Kazıklı Yol tasarısını alkışlıyor, Devamı gelsin, diyor, Hes’lerden de esirgemiyor alkışlarını. Ama belli bölgelerde yapılan Hes’lerin doğaya zarar verdiğini söylüyor. Nükleer santrallara da karşı değil, Enerjiye ihtiyacımız var, diye ifade ediyor düşüncesini.
Öztürk, Ak Parti’nin Bayrampaşa parti teşkilatını kuranlardan biri kimliğiyle Gezi Direnişi’ne çok olumsuz bakıyor. Güzel bir devri kapatıp, çirkin bir dönem başlatmak için yapıldı bu eylem, diyor. 17 Aralık süreci içinse, Türkiye’nin istikrarını bozmak için pazarlanmış bir girişim, şeklinde ifade ediyor kafasından geçenleri.
Fındıkzade ve Bayrampaşa kedilerinin çok sevdiği Adnan abileri hem bir çevre dostu (bkz. otuz küsur senedir sürdürdüğü mesleği), hem de bir hayvansever. Kurtköy fidanlığında beslediği devekuşunu hiç unutamıyor. Ama atlar onun için bir başka güzellik, bir başka zerafet.